Kayseri’nin tam merkezinde, Düvenönü’nde Ulu Camii bulunur. Orta Anadolu’daki kurak iklimin o sıcağında, kocaman büyük gri taşlardan yapılmış, Selçuklu devrinden kalmış, o zamana göre o civardaki en büyük camii benim çocukluğum için çok önemli bir yer tutar. Onun hemen arkasında yeralan Hacı Ali Karamercan İlkokulu’nda okudum. 5 yaşında okula başlamıştım. Öğretmenim Osman Bezzazoğlu, Allah rahmet eylesin, beni çok severdi. Tam bir Atatürk’çü hocaydı ve bize okuma yazma dışında pek çok güzel şey öğretti. Camiinin taş avlusunda, ağabeyimle ve diğer arkadaşlarla futbol maçı yapardık. Yıllar sonra, anneannem ve dayım dahil, yaşlı akrabalarımızın tamamı, bu camiiden sonsuzluğa uğurlandılar. 10 yaşımda, yazın ilk Kur’an Kursu’na bu camiide gittim. Caminin girişinde, insanların şadırvanda abdest almalarını büyük bir merakla izlerdik. Kur’an kursunda, bir kaç haftada, Arab alfabesini söküp Kur’an okumaya geçtiğimde, babam bana bir burma altın bilezik takmı...