COVİD'19 ve götürdükleri
Doktorlar ve bilim otoriteleri, COVİD aşısının değil, COVİD'19 virüsünün son zamanlarda aşırı şekilde artan inme, kalp krizi ve beyin kanamasına sebep olduğunu söylüyorlar.
Virüsün insan vücuduna girmesi, bağışıklık sisteminin aşırı tepkisine, hücresel seviyede bozulmaya ve enflamasyona sebebiyet veriyor.Vücutta enflamasyon artış gösterdiğinde, konuşma yetisinin kaybına, yüz felcine, migrene ve epilepsiye, beyin kanamasına, kalp krizine, yüksek tansiyona ve kansere doğru ilerleyen bir tablo ortaya çıkıyor. Unutkanlıklar artıyor, öğrenme güçlükleri ve Alzheimer's başgösteriyor. Virüsler ve bakteriler, genellikle mide/bağırsak ve akciğerler gibi boşaltım organlarımız tarafından tahliye edilir. Gluten alerjileri, mide/bağırsak geçirgenliğini ve beyin zarı geçirgenliğini artırıyor.
Tüm bu durumların arkasında genetik yatkınlık var. Genetik kodda varolan bozulmalar, çevresel koşullarla insanın hayatına yansıyabiliyor. Genetik olarak bu hastalıkların önüne geçebilecek, birincil seviyede bir klinik tedavi yöntemi henüz bulunmuş değil veya laboratuvar ortamını aşıp halka inmiş değil.
Geriye kalansa beslenme rejiminin ve hayat stilinin değişimi ile bu hastalıkların hayata yansımasını azaltabilmek. Enflamasyon, insan hayatını çok farklı şekillerde etkileyecek büyük yansımalar yapabiliyor. Bunlara örnek olarak okuma güçlüğünü verebiliriz. Enflamasyonun beyinde oluşturduğu tahribat sebebi ile okumada güçlük yaşanması, insan hayatının pek çok bölümünü etkileyebilir. Bunu azaltmanın bir yolu da nörogeribildirimdir. Nörogeribildirim sayesinde beyindeki enflamasyon azalmakta, beyin gelişimi hızlanabilmektedir. Enflamasyonun insan hayatına yansıması silikleşebilmekte, diğer insanlarla eşit şansa sahip olarak daha kaliteli bir yaşam söz konusu olabilmektedir.
Bir de her daim pozitif ve güler yüzlü olmak, hayatın size getirdiği pozitif şeylere odaklanmak ve sevgide kalmak da daima işe yarıyor. Çünkü bu hastalıklar, sevgi dolu bir ortam, güzel günlük paylaşımlar, birbirini destekleyen ve hoşgören tutumlarla çok daha hızlı bir şekilde toparlayabiliyor.
COVİD'19 sürecinde, ben de sizlerden çok daha farklı bir hayat yaşamadım. Şu andaki bilgimle, annemin kolon kanserinin COVİD'19 sebebi ile oluştuğunu düşünüyorum. Ben de bu dönemde 3 kez COVİD geçirdim, ilk COVİD geçirmemin üzerinden 2 ay geçmeden yüz felci geçirdim ve toparlanmam 6 ayı aldı.
Oğlumun çocukluğunda, öğrenme güçlüğü ile yüzleşmiş ve bu durumu diyet ve nörogeribildirim ile aşmıştık. COVİD sürecinde onda da migren ağrıları başlamıştı. Bu zorlu süreçlerden geçerken, hastalıklarımızın birdenbire artışına bir sebep bulmakta zorlanıyorduk, ancak şu anda COVİD sürecinin tamamlanması ile birlikte aynı süreci yaşayan diğer ailelerin durumları ile karşılaştırınca virüsün yolaçtığı durumlar daha iyi ortaya çıkıyor.
2 yıl lisede okula gidemeyen oğlumun Üniversiteye son sene hazırlanması gerekiyordu ve hayattaki en büyük destekçim annem yeni vefat etmişti. Kendimi hızla toparlamam ve oğluma bir darbe daha almadan onun kendi hayat sürecinde iyi bir yere gelmesine yardımcı olmam gerekiyordu. Bu noktada, en büyük yardımcım yine hayata pozitif bakmam ve nörogeribildirimin uzun dönemli etkileri oldu. Nörogeribildirim, hayat sürecinizde daha dayanıklı olmanızı sağlıyor, eskiden kaldıramadığınız stresleri daha rahat aşmanıza yardımcı oluyor.
Bu dönemi, alkol, uyuşturucu ve ilaç bağımlısı olmadan atlatmamın, bu süreçte 2 işimi de sektirmeden devam ettirmenin, makale yazmaya devam edebilmemin en büyük sebebi yine nörogeribildirimin uzun dönemli sonuçları ve beslenme rejimine harfiyen uymamdır.
Çok şükür oğlum, beklentilerimizin üzerinde bir puan alarak YKS maratonunu tamamladı, Fehim Hoca'nın da desteği ile migrenini büyük ölçüde aştı. Şu anda güzel bir Üniversitenin iyi bir bölümüne %50 bursla kaydını yaptırdık.
Bundan sonraki kalan hayatımda, kendimi bırakırsam, yediklerime dikkat etmezsem ve stresli hayat koşulları yaşarsam, enflamasyonun yine beni rahat bırakmayabileceğini, çok farklı şekillerde tezahür ederek yaşam kalitemi düşürebileceğini biliyorum. Buna teslim olmamak için, sevdiklerimin yanında olabilmek için elimden geleni yapıyorum.
Dr. Günet Eroğlu
İstanbul, Eylül 2022
